ÇEK LOKOMOTİFİ: EMIL ZATOPEK
Her ulusun unutamadığı, gururla andığı ve ondan bahsederken gözlerini dolduran efsaneleri vardır. İnsanlar onların başarılarını çocuklarına, torunlarına kısacası nesilden nesile anlatmak için can atar. Ve olimpiyatlar... Spor tarihinde sayısız efsane, efsanevi statüsünü bu organizasyonlarda kazanmıştır. Bu yazıda, bu efsanelerden biri olan Çek atlet Emil Zatopek'i ele alıyoruz.
Yıl 1952, yer Helsinki. Dünya, bir olimpiyat için daha heyecanlı. Nasıl olmasın ki? Her olimpiyat, spor tarihinin sayfalarına yeni satırlar eklemek demek değil midir?
Olimpiyatları bu denli heyecanlı kılan, hatta olimpiyatları olimpiyat yapan dal kuşkusuz atletizmdir. İşte 1952 yılında bu dalda olimpiyat defterine yeni bir efsane daha adını yazdırıyordu: Emil Zatopek.
Madencilikten Olimpiyat Podyumuna
Zatopek, 1922 yılının Eylül'ünde, o zamanki adıyla Çekoslovakya’da dünyaya gözlerini açtı. Gençlik yıllarını Çekoslovakya'da maden işçisi olarak geçirdi. 1942 yılında, işgal edilen ülkesinde Nazi vahşetini gördü. Bir fabrikada çalışırken Naziler, 'üstün' Almanlara karşı işgal altındaki Çeklerin yarışacağı bir koşu düzenlemeye karar verir.
Zatopek de bu koşuya katılır. Onu izleyen antrenörün dikkatini çeker ve hayatı değişir: Bir işçiyken kendini 1948 Londra Olimpiyatları'nda bulur. 5000 metrede gümüş, 10.000 metrede altın madalyayı kazanır ama bunlarla yetinmeyecektir.
1952 Helsinki: Tarih Yazan Üçleme
1952 Helsinki Olimpiyatları'nda ise atletizm tarihini yeniden yazmaya başlar. Önce, 4 yıl önce kazanamadığı 5000 metreyi kazanır. Ardından 10.000 metrede de zafere ulaşır.
Ancak Zatopek, daha önce hiç yapmadığı bir şeyi bu olimpiyatlarda denemeye karar verir: Maraton yarışında da koşacaktır. "Zaten 2 altın kazandım" demeyip, "Maratonda da koşacağım" der. O dönemin yıldız maratoncularını bir bir geride bırakır ve üçlemeyi tamamlar.
Başardığı şey olimpiyat tarihinde görülmemiş bir şeydir: Aynı olimpiyatta 5000 metre, 10.000 metre ve maratonu kazanmak. Bunu yapan tek sporcu odur ve bu zaferden sonra 'Çek Lokomotifi' lakabını alır.
Benzersiz Koşu Stili ve Mirası
Koşu stratejisi de enteresandır. Rakipleri yorulduğunda tempoyu düşürüp yarışı kontrol altında sürdürürken, o yorulduğunu hissettiği anda daha da hızlanırdı. Yorulduğu anda daha hızlı koşan bir adam...
1958 yılında sporu bıraktığında arkasında 18 dünya rekoru, dördü altın olmak üzere toplam 5 olimpiyat madalyası bırakır. 10.000 metreyi 29 dakikanın altında koşmayı başaran ilk atlet olarak da tarihe geçer.
22 Kasım 2000'de 78 yıllık yaşamı sona erdi ancak vefatından bir yıl önce Çek Cumhuriyeti tarihinin 'En Büyük Olimpiyat Şampiyonu' seçildi.
Hayatı zorluklarla geçmesine rağmen mücadelesinden vazgeçmeyen Zatopek, Çek halkına büyük bir gurur bırakırken biz sporseverlere de nesiller boyu anlatacağımız bir hikâyeyi ardında bıraktı. "Spor tarihi, büyük sporcuların biyografileridir" demek yanlış olmaz sanırım.
Ahmet ERGÜÇ

Yorum Yap