1959 Öncesi Şampiyonluklar: Lefter, Metin Oktay ve Efsanelerin Hiçe Sayılan Emeği
Bizlere dedelerimiz Lefter, Metin Oktay, Hakkı Yeten, Can Bartu ve nicelerini anlattı. Bizler onların isimleri ve efsaneleşen futbolculuk anıları ile büyüdük. Ama onların birçok şampiyonluğunun ülkemizde bir değeri yok. Çünkü ortada hak edilen şampiyonlukların bir karşılığı bulunmuyor.
Futbolumuzda "3 büyükler" arasında yıldız savaşları devam ederken, 1959 öncesi şampiyonlukların hiçe sayılması olayına biraz değinmek istiyorum.
Yıldız Savaşları Gölgesinde Kalan Tarih: 1959 Öncesi Neler Oldu?
Türkiye'de futbolun köklü bir geçmişi var. Süper Lig'in 1959'da başladığı kabul edilse de, öncesinde ulusal düzeyde düzenlenen birçok organizasyon bulunuyor:
1903: İstanbul Ligi kuruldu.
1923: Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) kuruldu ve Türkiye FIFA'ya kabul edildi.
1924: TFF, bölgesel liglerden ayrı olarak ulusal bir şampiyona (Türkiye Futbol Birinciliği) düzenledi ve bu (savaş dönemleri hariç) 1951 yılına kadar devam etti.
1936-1950: TFF tarafından Milli Küme Ligi düzenlendi. İstanbul, İzmir ve Ankara bölgesel turnuvalarında başarılı olmuş takımların katılımıyla, deplasmanlı lig usulüne göre oynandı (3 yıl savaş durumları hariç).
Beşiktaş'ın Emsal Kararı: İki Şampiyonluk Nasıl Kabul Edildi?
1959 öncesi şampiyonluklar arasında şu an için sadece 2 şampiyonluk geçerli sayılmıştır.
Beşiktaş, 1956-1957 ve 1957-1958 yıllarında tertip edilen Federasyon Kupası'nı kazanmış ve Türkiye'yi Avrupa'da temsil etme hakkı kazanmıştı. Rahmetli Cenk Koray, bu durumu mahkemeye taşımış ve 2002'de yapılan başvuru, mahkeme kararı ile kabul edilerek Beşiktaş'ın hanesine iki şampiyonluk eklenmiştir.
Yani, Beşiktaş bu başvuru olmasa bu seneki olası şampiyonluğunda 13. kez değil, farklı bir sayıda şampiyonluk sevinci yaşamış olacaktı.
Avrupa'da Durum Nasıl? Dünya Liglerinden Örnekler
Türkiye'de bu tartışma sürerken, Avrupa'nın büyük ligleri kendi tarihlerine sahip çıkıyor ve modern lig isimlerinden önceki başarıları da tescil ediyor.
İtalya Serie A
Serie A, 1898 yılında başlamıştır. Örneğin, Genoa'nın 9 şampiyonluğunun ilki 1898 yılındadır ve bu şampiyonluk kabul görmüştür. Torino'nun ilk şampiyonluğu 1927 yılındadır. İtalyan devlerinden Milan ilk şampiyonluğunu 1901'de, Juventus ise 1905'te yaşamıştır.
Hollanda Eredivisie
1888 yılında başlayan Hollanda Ligi'nde de durumda bir değişiklik yok. Adını bile duymadığımız Concordia kulübü, 1888 yılında Eredivisie'nin ilk şampiyonudur. Hollanda devi Ajax ise ilk şampiyonluğunu 1917-1918 sezonunda kazanmıştır.
Almanya Bundesliga
Alman Ligi 1903 yılında kuruldu, 1963'de ise adı Bundesliga oldu. Nürnberg'in Alman Ligi'nde tam 9 şampiyonluğu var; bu şampiyonluklardan 8'i Bundesliga öncesi döneme aitken, sadece 1 tanesi Bundesliga zamanındadır.
Kısacası, Avrupa'nın en önemli liglerinde insanların emeğine saygı duyulmuş ve şampiyonluklar tescillenmiştir.
Efsanelerin Emeğini Saymamak Ne Derece Doğru?
Bizde ise sadece rahmetli Cenk Koray'ın çabası ile (bence haklı olarak) 2 şampiyonluk Beşiktaş'a verilmiştir.
Lefter, Hakkı Yeten, Turgay Şeren, Süleyman Seba, Metin Oktay ve daha nice efsanenin emeğini saymamak, onların mücadelelerini yok saymak ne derece doğrudur?
İşte Tescil Bekleyen 1959 Öncesi Şampiyonluk Dağılımı
Fenerbahçe: 9 (6 Milli Küme, 3 Türkiye Futbol Birinciliği)
Beşiktaş: 5 (3 Milli Küme, 2 Türkiye Futbol Birinciliği)
Galatasaray: 1 (1 Milli Küme)
Gençlerbirliği: 2 (2 Türkiye Futbol Birinciliği)
Harp Okulu: 2 (2 Türkiye Futbol Birinciliği)
Ankaragücü: 1 (1 Türkiye Futbol Birinciliği)
Göztepe: 1 (1 Türkiye Futbol Birinciliği)
İstanbul Güneş: 1 (1 Milli Küme)
Ankara Demirspor: 1 (1 Türkiye Futbol Birinciliği)
Eskişehir Demirspor: 1 (1 Türkiye Futbol Birinciliği)
Muhafızgücü: 1 (1 Türkiye Futbol Birinciliği)
İstanbulspor: 1 (1 Türkiye Futbol Birinciliği)
Harbiye: 1 (1 Türkiye Futbol Birinciliği)
TFF, BU TAKIMLARIN EMEĞİNİ VERMELİDİR...
Koray GÜÇLÜ

Saydığın ülkelerde Liglerin başlangıcını söylemişsin. Bizde de li 1959 olarak gösterildiği için o yıldan itibaren sayılıyor.
YanıtlaSil