SON ŞAMPİYON KAYIPLARDA: FENERBAHÇE BEKO'DA KRİZ SİNYALLERİ
Euroleague'in son şampiyonu Fenerbahçe Beko, kendi sahası ve seyircisi önünde karşılaştığı turnuvanın yeni ekibi Dubai Basket'e 93-69 gibi ağır bir skorla mağlup olarak kötü gidişatını sürdürdü. Kızılyıldız maçındaki hayal kırıklığına bir yenisini daha ekleyen Sarı-Lacivertliler, maça kötü bir başlangıç yaptı ve hem savunmada hem de hücumda dağınık bir görüntü sergiledi.
Sakatlıktan dönen Wilbekin ve Zagaras gibi oyuncular henüz hazır bir izlenim vermezken, Biberovic, K. Birch ve N. Melli geçen yılı aratan performanslarını bu maçta da sürdürdü. Zaman zaman Baldwin ve Colson bireysel olarak skor üretmeye çalışsa da, rakibimizdeki Kabengele, Putrusev, Bertans ve Bacon gibi isimleri durdurmakta zorlandık. Özellikle Kabengele, hem pota altından hem de dış atışlarda çok etkili bir maç çıkardı.
Hızlı ve aceleci hücumlarla sayı bulmaya çalışan temsilcimiz, bu denemeler sırasında çok sayıda top kaybı yaptı ve ribauntlarda da sıkıntı yaşadı. Oyunun temposunu hiçbir zaman kontrol edemeyen ve hücumlarda sabırlı davranamayan Fenerbahçe Beko, bu faktörler zinciriyle mağlubiyete zemin hazırladı.
MAÇIN HAKEM ÜÇLÜSÜ VE TARTIŞMASIZ MAĞLUBİYET
Maçı yöneten Mehdi Difallah (Fransa), Rain Peerandi (Estonya) ve Thomas Bissuel (Fransa) hakem üçlüsü, Wilbekin-Bacon pozisyonu dışında çok tartışılacak kararlara imza atmadı. O pozisyonda yanlış karar verilmiş olsa bile, bu durum maçın kaderini etkilemeyecekti. Başka bir deyişle, rakibine hiçbir şekilde cevap veremeyen ve konsantrasyon eksikliği yaşayan Fenerbahçe, evinde kâğıt üzerinde kolay kazanması gereken bir maçı maalesef hak ederek kaybetti.
FENERBAHÇE BEKO'NUN EUROLEAGUE'DEKİ KÖTÜ GİDİŞATININ SEBEPLERİ
Fenerbahçe Beko'nun Euroleague'deki bu düşüşünün temel sebepleri maddeler halinde incelenebilir:
Önemli Oyuncu Kayıpları: N. Hayes ve Guduric gibi kilit oyuncuların takımdan ayrılması.
Sistem Değişikliği: Coach Jasikevicius'un yeni bir oyun sistemine geçmesi ve mevcut kadronun bu sisteme henüz adapte olamaması, bunun sonucunda oyuncuların düşük performans sergilemesi.
Yoğun Fikstür: Takım sayısının 18'den 20'ye çıkmasıyla birlikte fikstürün yoğunlaşması ve çift maç haftalarının artması.
Adaptasyon Süreci: NBA'den gelen Bacot, Baston ve Horton-Tucker gibi oyuncuların Avrupa basketboluna uyum sağlama süreci.
Rotasyon Sorunları: Sakatlıklar nedeniyle lig maçları ve Euroleague trafiğinde yeterli rotasyonun yapılamaması.
Sayısal Verim Eksikliği: Uzun oyunculardan verim alınamaması, yüksek top kayıpları ve çok düşük üçlük yüzdeleriyle oynanan maçlar.
Ritim Eksikliği (Dubai Maçı Özelinde): Horton-Tucker'ın Dubai maçındaki yokluğu, takımın ritim eksikliğini artırdı ve Kızılyıldız maçındaki gibi bir geri dönüş şansını ortadan kaldırdı.
BUNDAN SONRAKİ SÜREÇ NASIL OLUR? SARUNAS JASİKEVİCİUS'A GÜVEN
Coach Sarunas Jasikevicius'un ve Fenerbahçe'nin daha önce de buna benzer başlangıçları oldu. O dönemde sistemin oturması zaman almış, sistem oturduğunda ise takım ne yaptığını bilen, makine düzeninde işleyen bir yapıya dönüşmüştü.
İlk geldiği sene takıma Final Four oynatan ve geçtiğimiz yıl da Euroleague şampiyonu yapan Jasikevicius'un hem yönetim hem de taraftar nezdinde fazladan kredisi bulunuyor. Bu uzun maratonun henüz çok başında olduğumuzu da düşünürsek, ilerleyen zamanlarda Jasikevicius'un oynatmak istediği oyunu oturtacağına ve Fenerbahçe Beko'yu zirveye doğru emin adımlarla taşıyacağına inanılıyor.
Yazar: Ahmet Faruk BALAK

Şimdiye kadar olan süreç için doğru bir analiz.
YanıtlaSil