Fenerbahçe Galatasaray Derbi Analizi: Ne Şiş Yandı Ne Kebap! (1-1)

 

Fenerbahçe Galatasaray Derbi Maçı

Süper Lig'de Zirve Düğümü Çözülmedi

Trendyol Süper Lig’in 14. haftası, futbolseverlerin sonucunu uzun süredir merakla beklediği dev bir derbiye sahne oldu. Zirve yarışını doğrudan etkileyen bu kritik mücadelede, lig lideri Galatasaray, sadece bir puan gerisinde olan ezeli rakibi Fenerbahçe ile deplasmanda karşı karşıya geldi. Beklentilerin aksine, Kadıköy’den çıkan sonuç "Ne şiş yandı ne de kebap" dedirtti.

Maç Öncesi Derbi Tahmini ve Beklentiler

Fenerbahçe, Sadettin Saran'ın başkanlık koltuğuna oturması ve teknik direktör Tedesco yönetiminde yakaladığı ivme ile dikkat çekiyordu. Özellikle kendi saha ve seyirci avantajıyla maça bir adım önde başlıyorlardı.

Öte yandan Galatasaray, son dönemde sakatlıklarla boğuşuyordu. Sallai ve Eren gibi kilit oyuncuların cezalı olması sarı-kırmızılılar için handikaptı. Fenerbahçe'nin alacağı üç puanın hem liderlik hem de psikolojik üstünlük getireceği bu atmosferde, Galatasaray adına alınacak bir puana bile maç öncesinde olumlu bakıyordum.

Derbi Analizi: Kısır Geçen İlk Yarı ve Sane'nin Golü

İki takım da yakın dönemde oynadıkları derbilerdeki gibi kontrollü, hatta tabiri caizse "ne şiş yansın ne kebap" modunda sahaya çıktı. Maçın ilk 30 dakikasında iki takımın da kaleyi bulan şutu yoktu. Sessizliği bozan isim Sane oldu; maçtaki ilk isabetli şutu gole çevirerek Galatasaray'ı öne geçirdi.

Fenerbahçe cephesinde ise ofsayt gerekçesiyle VAR'dan dönen gol dışında, ilk yarı boyunca kaleye isabetli şut çekilemedi. İlk yarıyı özetleyen en çarpıcı istatistik Gol Beklentisi (xG) verileriydi:

  • Fenerbahçe: 0.29

  • Galatasaray: 0.07

İkinci Yarı: Fenerbahçe Baskısı ve Okan Buruk'un Hamleleri

Maçın ikinci yarısı, skor dezavantajı nedeniyle Fenerbahçe'nin oyun üstünlüğü ile geçti. Galatasaray, 60. dakikada Sane’nin sol ayağıyla sert vurduğu, Skrinar'a çarpıp direk dibinden dışarı giden top dışında pozisyon üretemedi.

Bu bölümde Okan Buruk'un oyuncu değişiklikleri tartışmaya açıktı:

  • Tecrübeli isim İlkay'ın oyundan alınması,

  • Yerine Şampiyonlar Ligi maçında da bu seviye için henüz yetersiz olduğu görülen Arda'nın girmesi,

  • Yedek kulübesinde joker oyuncu Kaan Ayhan varken bu tercihin yapılması eleştiri konusuydu.

Nitekim Fenerbahçe'nin beraberlik golünü atan Duren'in pozisyonunda, Arda'nın ne kadar yetersiz kaldığına şahit olduk. Fenerbahçe adına da şu eleştiriyi yapmak gerekir: Golü yiyene kadar aklınız neredeydi?

Ancak genel tabloya bakıldığında, iki takımın benimsediği oyun tarzı beraberliğe hizmet ediyordu ve maç da hakkı olan skorla bitti.

Maçın Hakemi ve Performansı

Maçın hakemi, ne yazık ki mücadelenin önüne geçen hatalara imza atarak kötü bir performans sergiledi. Kararlarıyla oyunun temposunu düşürdü ve tartışmalara zemin hazırladı.

Maçın En Olumlu Yönü: Fair-Play Ruhu

Seyir zevki olarak mazi derbilerini mumla aratsa da, önceki gergin maçlara kıyasla futbolcuların birbirine daha saygılı olması gecenin kazancıydı. Maç sonunda oyuncuların birbirini tebrik etmesi, futbolumuz adına örnek teşkil eden ve sıkça görmek istediğimiz bir tabloydu. Rekabet sahada kalmalı, saha dışında herkesin birbirine verecek bir selamı olmalı.

SONUÇ: Liderlik Yarışında Statüko Korundu

Galatasaray adına bakıldığında; eksik kadro ve deplasman şartlarında alınan bir puan kötü değil. Ancak 90+5’e kadar önde götürülen bir maçta, son saniyede galibiyetin kaçması elbette üzücü.

Fenerbahçe cephesinde ise; kazanılması halinde liderlik koltuğuna oturulacak maçta, son dakika Duren'in kafa golüyle alınan bir puan, en azından puan farkının açılmasını engelledi.

Sonuç olarak ortaya çıkan 1-1'lik skor, iki takımın da mevcut durumunu değiştirmedi. Galatasaray bir nebze olsun rahatlarken, Fenerbahçe liderlik fırsatını tepti.

Bu uzun maratonda her iki takıma da ligde ve Avrupa arenasında başarılar diliyorum. Umuyorum ki sezon sonunda şampiyonluk ipini hak eden göğüsler.

Yazar: Ahmet Faruk BALAK

Hiç yorum yok