Defne Kandemir: "Olimpiyatlar Bir Sporcunun Deneyimleyebileceği En Büyük Atmosfer"



Genç Smaçör Defne Kandemir ile Kariyer Yolculuğu Üzerine Özel Röportaj

Türk voleybolunun yükselen yıldızlarından, 2006 doğumlu genç smaçör Defne Kandemir ile kariyer yolculuğunu konuştuk. Voleybolcu bir aileden gelmenin avantajlarından, VakıfBank altyapısında aldığı eğitime, alt yaş milli takımlarında kazandığı başarılardan Çanakkale Belediyespor'daki güncel hedeflerine kadar birçok merak edileni yanıtladı. İşte Defne Kandemir'in A Milli Takım ve Olimpiyat hayallerine uzanan samimi açıklamaları...


1. Kendinizden bahseder misiniz? Defne Kandemir kimdir?

Merhaba, ben Defne. 2006 yılında İzmir'de doğdum ve çocukluğum İzmir'de geçti. Voleybolcu bir aileden geliyorum, babam eski milli voleybolcu. Salonlarda, maçlarda büyüdüm diyebilirim. Abim de voleybola başladığında benim için de voleybol kariyerim İzmir'de başlamış oldu. VakıfBank altyapısıyla birlikte İstanbul'daki hikayem başladı ve böylelikle profesyonel bir adım atmış oldum. Şu an ise Yaşar Üniversitesi'nde okuyor ve aynı zamanda profesyonel voleybol kariyerim için çalışmaya devam ediyorum.

2. Voleybola VakıfBank gibi çok güçlü bir altyapıda başladınız. Bu ekolde yetişmek size teknik ve mental olarak neler kattı?

Sizin de dediğiniz gibi VakıfBank bir ekol. Dünyanın en iyi kulüplerinden birinin çatısı altında yetişmek her noktada size artılar katıyor. Teknik olarak her zaman en basiti mükemmel yapmak ve her top için savaşmak mottosuyla çalıştık. Mental olarak ise büyük bir sınav aslında; nerede olduğunun farkında olmak ve kapının arkasında dünyanın en iyi voleybolcularının antrenman yaptığını bilmek seni hedeflerine doğru yukarı çekiyor.

3. Smaçör pozisyonunda oynuyorsunuz. Bu pozisyonun en sevdiğiniz ve sizi en çok geliştiren yönleri neler?

Birden çok görevimiz ve sorumluluğumuz olmasını, çeşitliliğini seviyorum. Her bölümde katkı verebilmek zorlukları da olsa güzel bir ayrıcalık. Oyunun her kısmında aktif olduğumuz için bunu dengelememiz ve odağımızı her zaman korumamız gerekiyor.

4. Kariyerinizin henüz başında olmanıza rağmen U17 Avrupa ve U19 Balkan Şampiyonaları'nda gümüş madalyalar kazanan milli takım kadrolarındaydınız. Ay-yıldızlı formayla o finalleri oynamak nasıl bir duyguydu?

Genç yaşta bu deneyimi yaşayabildiğim için çok mutlu ve gururluyum. Milli takım formasını giymek sporcuya her zaman farklı hissettiriyor ve her zaman ülkeni en iyi yerlerde temsil etmek istiyorsun. Oynadığımız finallerde de heyecan ve duygular bir yana, her zaman kürsünün en üstünde İstiklal Marşı'mızı okumak için mücadele ediyoruz.

5. Geçtiğimiz sezon Aras Kargo ve Bozüyük Belediyespor gibi farklı takımlarda tecrübeler edindiniz. Bu bir sezon içindeki değişimler sizi nasıl olgunlaştırdı?

Sezon başında Aras’da olmak ve oradaki ortamda çalışmak bana çok fazla şey kattı. Olimpiyat görmüş veya yıllardır bu ligde oynayan ablalarımla birlikte antrenman yapmak ve o ortamı, profesyonelliği solumak benim için çok büyük bir fırsattı. Sonrasında ise Birinci Lig'de play-off yaşayıp o ortamı da tecrübe etmiş oldum. Tabii ki çok büyük farklılıklar var, fakat bulunduğum yerde pozitif anlamda kendime katabileceğim her şeyi katmak ve en küçük fırsatı bile değerlendirmek, mental olarak da her zaman hazır olmamı geliştirdi.

6. Bu sezon TVF Kadınlar 1. Ligi'nin iddialı ekiplerinden Çanakkale Belediyespor'a transfer oldunuz. Transfer süreciniz nasıl gelişti ve takımdaki hedefleriniz neler?

Geçen sezonun ardından tekrardan play-off hedefiyle kurulmuş ve bunun adına sıkı çalışan bir ekipte olmak çok güzel. İlk hedefim takıma her anlamda katkı sağlayabilmek ve sezonu iyi yerlerde bitirmek.

7. 19 yaşında genç bir sporcu olarak hem kulüp hem de potansiyel milli takım hedeflerinizi dengelemek zor oluyor mu?

Genç yaşta her şeyi deneyimlemek ve hedef odaklı çalışmak tabii ki istikrar istiyor. Uzun geçen kulüp sezonlarımızın ardından gelen yaz sürecindeki milli takım kampları ve turnuvalar derken oldukça yoğun geçebiliyor. Bu tarz dönemlerde olduğun yere odaklanmak ve hem fiziksel olarak hem de mental olarak kendini dinlemek en doğrusu diye düşünüyorum.

8. Sahada unutamadığınız, "İşte bu!" dediğiniz bir maç veya bir sayı var mı?

Tek bir sayı veya maç söylemek zor olabilir. Ama hem Türkiye'de hem de uluslararası alanda birçok final oynadık ve finaller unutulmaz oluyor.

9. Profesyonel bir voleybolcunun maç temposu, antrenmanlar ve seyahatler dışında bir günü nasıl geçer?

Fiziksel kadar mental olarak da dinlenmemiz gerektiğini düşünüyorum. Ve her sporcunun mental dinlenme anlayışı dönemsel olarak değişiklik gösterebilir. Ben arkadaşlarımla dışarı çıkmayı, yeni yerler görmeyi, yeni tatlar deneyimlemeyi seven biriyim. Bu yüzden 'off' günlerimi farklı şeyler yaparak değerlendirmeyi seviyorum. Bu her zaman dışarı çıkmak değil, bazen de evde yeni tarifler denemek veya kitap okuyup kendine vakit ayırmakla da geçebiliyor.

10. Voleybolda kendinize örnek aldığınız, oyun stilini beğendiğiniz yerli veya yabancı smaçörler kimler?

Gabi (Gabriela Guimarães). Oyun stili anlamında çok akıllı ve çeşitli bir oyuncu; hem defansif hem de atak yönü çok kuvvetli. Sahada ortaya koyduğu sorumluluk alan karakteri ve soğukkanlılığıyla birlikte bence takım arkadaşlarını da her zaman yukarıya çekme odaklı pozitif bir enerjisi var. Saha içinde olduğu kadar dışarıda da her zaman insanlara karşı mütevazı ve pozitif oluşu bence örnek alınası bir rol model.

11. Defne Kandemir'in sahadaki en güçlü yönü nedir? Peki, en çok geliştirmek istediğiniz yönünüz hangisi?

Kritik anlarda dışarıdan oyuna dahil olsam bile stresi iyi yönetebildiğimi düşünüyorum. Sahada bulunduğum her an pozitif enerjimle kendimi ve takım arkadaşlarımı yukarıya çekmeye çalışıyorum. Geliştirmek istediğim yön olarak ise çok uzun bir smaçör olmamakla birlikte defansif bir oyuncu profiline sahip olmak diyebilirim.

12. Voleybol kariyerinizdeki en büyük hayaliniz nedir?

En büyük hayalim başta A Milli Takımımızın bir parçası olup Olimpiyatlara gitmek. Olimpiyat gerçekten bir sporcu için deneyimleyebileceği en büyük atmosfer ve bu atmosferi tatmak gerçekten inanılmaz olur.


VakıfBank altyapısından aldığı disiplinle Çanakkale Belediyespor forması altında mücadelesine devam eden genç yetenek Defne Kandemir'e bu samimi cevapları için teşekkür ediyor, A Milli Takım ve Olimpiyat hedeflerine ulaşma yolunda başarılar diliyoruz.

Hiç yorum yok